KUTUP YILDIZI!

Köşe Yazıları için Profil Fotoğrafı
HİÇ KUŞKUSUZ…

Hiç kuşkusuz o en büyüğümüzdü!

İrfan Ağabeyi (İrfan Yalçın) yitirdiğimizin haberi sosyal medyaya düşünce inanmak istemedim. Zonguldak’a gelip dostlarıyla vedalaşmak istiyordu. Olmadı…

Hiç kuşkusuz o en büyüğümüzdü! Bir kutup yıldızı gibi hem edebiyat dünyasının hem de Zonguldak’ın ışığı, yol göstericisiydi. Onu yitirmiş olmak hepimiz için biraz daha yoksullaşmaktır. Ne ki geride bıraktığı ürünleriyle bizim önümüzde yürümeyi hep sürdürecektir.

Ve iyi ki Çaycuma’da yaşamıyordu! Şimdi ağzından bal damlayan çakma kalemlerin elinden kim bilir neler çekerdi burada olsaydı?

İrfan Ağabeyle birçok etkinlikte kesişti yolumuz ve güzel söyleşilerimiz oldu. Roman, öykü, şiir ve kültürel varlıklarımıza ilişkin derinlikli görüşleri vardı. İçtenlikli ve yol göstericiydi söylediklerinde.

Meşe’de İnecek Var, Koralı’yı kendisine ulaştırdım ama Son Uçak’ı okuyacak esenlikte değildi. Son Uçak için Zonguldak-Sergi Odasında yaptığımız söyleşi ve imza gününde yanımda olan Müjgan Yalçın aracılığıyla ulaştı selamım ama bir daha görmek nasip değilmiş!

Muğla Milas’ta yaşıyordu İrfan Ağabey. Uzun yıllardır orada olmasına karşın her olanak buluşunda soluğu Zonguldak’ta alırdı. Doksan yıl yaşadı bu güzelim dünyada. Yaşadığı her günü insanlık adına yaşadı ve yazınsal dağarcığımızı varsıllaştırdı.

İrfan Yalçın’ın o güzel anısı önünde saygıyla eğiliyor, son kez ellerinden öpüyorum! Güle güle ağabey! Vakt-erişip günümüz dolunca biz de geleceğiz! Işığın ışığımızdır!

 

MÜRDÜM ERİĞİ VE MÜR!

Hıristiyanlık inancının kurucusu İsa Mesih’in, Kral Hirodes devrinde Yahudiye’nin Beytlehem kasabasında doğduğu rivayet edilir. Bazı yıldız bilimciler, Kudüs’e gelip şöyle der; “Yahudilerin kralı olarak doğan çocuk nerede? Doğuda onun yıldızını gördük ve ona tapınmaya geldik!”

Yıldızbilimciler dönüp dolaşıp Meryem ve oğlu İsa’nın yaşadığı evi bulur, yerlere kapanarak tapınırlar. Ona armağan olarak altın, tütsü ve “mür” sunarlar!

Burada duruyorum. Yıldızbilimciler ve İsa Mesih’in öyküsünü meraklılarına bırakalım ve “mür” sözcüğünün anlamına bakalım. İncil’de mür; “İlaç ve parfüm olarak kullanılan değerli ve hoş kokulu bir yağ!” olarak tanımlanıyor.

Sözcüğün anlamı ve sözü edilen kokunun kaynağına ilişkin bir bilgim yok.

Gelelim “Mürdüm Eriği”ne.

Mürdüm sözcüğü dilimize Farsçadan geçmiştir. Mor renk ve tonlarını anlatır sözcük. Mürdüm, hoş kokulu, özel aroması olan ve değişik tat taşıyan erik meyvesine ad olurken ne kadar İncil’deki sözcükle hemhal olur bilemem ama bakar mısınız siz mür sözcüğü nerelerden yola çıkıp nerelere gelmiştir!

Okuduğum kitap ve dergilerde bu türden sözcüklerin izini sürmek beni çok eğlendiriyor. Daha önce gökyaşıl sözcüğünü Göktürk alfabesinde bulunca yaşadığım heyecanı yaşatıyor bana.

Mürdüm eriği Ağustos-Eylül aylarında olgunlaşır. Bir yerlerde bulup yerseniz, ben de isterim!

 

İNAT!

İnat, getiri götürü ve doğru yanlış olması hesaplanmaksızın bir konuda ısrarcı olmak ve çoğunlukla bedel ödemekle biten bir davranış biçimidir.

Bilincin egemen olduğu bir alanda, doğruda inat etmek elbette dik ve onurlu bir duruştur.

Kör inat” olarak adlandırılan bir davranışı öne çıkararak diretmek, olsa olsa bilgi ve bilinçten uzak olmakla tanımlanır.

İhanetle inat ne derece bağlantılı bilemiyorum ama kendine ve yaşadığı topluma zarar veren inadın bir anlamda ihanet olduğunu söylemek abartı olmamalı.

Çaycuma’da aralıksız otuz iki yıldır yaşıyorum. Bu şehir benim için artık bir avuç yer! Enini boyunu, altını üstünü, içini dışını bildiğim bir şehir! Çaycuma’nın keçilerini sırala deseniz en az bir düzine kişi kadroyu kurar. İnatçı olmakla keçi olmak arasındaki ilişkiyi düşünürsek bizimkilerden tek kişilik kurban bile olmaz! Ladesleri yan yana yazsam koca bir kitap çıkar. Keçilere sorsanız onlar -her şeye karşın çaktığım yerde otlayan- enenmiş tosundurlar! Bildiğiniz öküz yani!

Bu yazının toplumsal iletisi de bu bölüm olsun!

 

GIDAKLAMA REKORU!

Tavuk yaygaracı bir kümes sakinidir. Bir yumurta yumurtlar; kırk kez gıdaklar. “Ne var bunda?” demeyin. Tavuk bu; en azından bir yumurta yumurtlamış ve basmış yaygarayı! Daha kötüsü var! Tavuğun kırk gıdaklaması kadar onunla birlikte gıdaklayan horoz vardır ki tam bir faciadır! Tavuk bir yumurta yumurtlamış, sen dolanmışsın! Onunla birlikte feryat etmen seni ancak yalaka eder!

Adam, (Burada “adam” nitelemesi sözcüğün yan anlamı olarak kullanılmış olup özneyi bağlamıyor!) eğri büğrü, şöyle böyle, itiş kakış bir şey yapmış! Bu yapılan şey doğru ve yararlı mıdır? Başka türlü olsa ya da hiç olmasa olur muydu? Para heba edilmiş mi edilmemiş mi? Bu ve benzeri sorulardan hiç birisini sormayan, bu ve benzeri soru sormaya bilinci yetmeyen ama tavukla birlikte feveran eden yalaka takımları var ki ben o tipleri nitelemek için “Nö gözel olmuuuş!” tümcesini armağan etmiştim! Dahası var ama yazının bu bölümü üç otuz kuruş etmeyen kişilere bir gönderme yapıyormuş gibi durmasın diye kesiyorum.

İnatçı keçi listesi gibi gıdaklayan horoz listesi yapsam… İnanın bana en az yüz kişi sıralamada birbirini zorlar! Kendi özel yaşamını düzene koyamayan, evine iki ekmek götürecek çabayı ancak gıdaklayarak gösteren bu horozlara bir çift sözüm olmalı ama kimse “Gıdaklayan Horoz” tanımlamasını üzerine alınmayacağı için havada kalır!

Bir de facebook’ta “fake” (sahte) hesap açıp aklınca laf yetiştirenler var ki vıyak-ciyak!

 

YAZ GELDİ; BİZİM ÇİZGİ MOLA VERMELİ!

Yorgunum elbette. Üstelik NK Şiir Evinde her anlamda yorulacağım işler yığıldı! Hem binanın fiziksel yapısıyla hem de üretim alanındaki çalışmalarla ilgili zaman ayırıp yapıp edeceklerimi bitirmeliyim.

Yaz boyunca NK Şiir Evinde olacağız. Hayır, hep değil! Çoğunlukla orada olacağız. Sıcak günlerin serinliğini yakalayabilirsek ne güzel olur.

Yolunuz düşerse bekleriz. Hatta yolunuzun düşmesini beklemeyin, taammüden gelin! Önceden haber verirseniz olası bir aksaklığı bertaraf etmiş oluruz. (Laf aramızda boş gelmeyin! Akıl danışacak bir büyük ya da mangallık bir şeyler olursa sizi kapıda karşılarım!)

Bizim Çizgi yazılarına eylül ayının bir yerlerine kadar ara veriyorum. Gücümü yitirmez de kendimi toplayabilirsem güz günlerini birlikte karşılarız.

Sağlıklı ve güzel günlerde buluşmak dileğiyle hoşça kalınız!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *