“GÖRKEMLİ PATIRTILAR!”

mevlut

“GÖRKEMLİ PATIRTILAR!”

Serhan Asker’in yapım ve sunuculuğunu yaptığı “Görkemli Hatıralar” programı geçen hafta Çaycuma’daydı. Beklediğim gibi bu program birçok tartışmaları da birlikte getirdi.

Çaycuma dışında yaşayan Çaycumalılar çoğunlukta olmak üzere olumsuz tepkiler ardı ardına geldi. İçeriğinden kullanılan görsellere, katılımcılardan müziğine kadar birçok yönüyle hatırı sayılır eleştiriler yapıldı.

Bu programa “gereğinden çok anlam yüklenmiş” olmalıydı ki hüsran, eleştirilere yansıdı.

Programı kısaca bir değerlendirirsek;

1-Program izlencesinde Nebil Özgentürk, Cahit Zarifoğlu, Enver Gökçe vardı ama Behçet Kalaycı, Hamit Kalyoncu, Ziya Mısırlı, A. Ertan Mısırlı yoktu!

2-Maske Orkestrası, Selda Bağcan ve hatta Salim Dündar bile vardı ama Fatma Metin, Mevlüt Toplu, Baki Kalaycıoğlu ve daha adını anmadığım birçok Çaycumalı yoktu! Evet, kadın bir türkücümüz vardı ama lütfeder gibi bir türkü söylemesine izin verildi. Maske Orkestrasına, Bartın oyun havası Dıv dıv söyletileceğine, kadın türkücümüze Çaycuma Aman Of’u söyletilebilirdi!

Günlerdir program için prova yapan Zonguldaklı “Kömür Karası Grubu” salt iki parçayla geçiştirildi! Onun da ilk parçasında görüntü var ses yoktu! Bu arada anılan Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu, elbette değerli şairlerimizdir ama Çaycumalı değildiler!

Diyeceksiniz ki “Programın formatı” şöyleydi, böyleydi! Geçin bunları. Kendi insanını dışlamanın bariz bir örneği olma dışında bir şey değildi yaşanan.

3-Elektrikler kesikken jeneratörle yayın yapılabildiğine göre, bu program çok rahatlıkla Âşıklar Tepesinden yapılabilirdi. Hadi köprübaşını seçtiniz,  uçurulacak dronunuz da mı yoktu? Neydi o görsellerin pespayeliği öyle!

4-Programın Çaycuma’dan yayınlanmış olması dışında Çaycuma’yla bir ilgisi yok gibiydi. Belediye başkanı ve Zonguldaklı milletvekili de konuşmasalar, görüntülerin Çaycuma’dan olduğunu bilemeyecektik.

5-Serhan Asker’in lakayt ve önemsemez tavırlarla sunduğu programın yarattığı düş kırıklığını, “Belediye başkanını istemeyen ya da çekemeyen birilerinin sızlanması” olarak yormayın lütfen! Hem Halk TV, hem Serhan Asker hem de Çaycuma Belediyesi çok kötü bir sınav verdi. Görkemli Hatıralar, Görkemli Patırtılar’a dönüştü!

6-CHP üyesi bir dostumuzun içeriden verdiği haber ne derece doğru bilemiyoruz ama Halk TV’ye bu program için 100.000.-TL ödendiği ileri sürüldü. Çaycuma Belediyesi, içeriden gelen bu savın doğru olup olmadığını açıklaması gerekir! Umarım ileri sürülen bu sav bilgi değil, tevatürdür! Yoksa yandı gülüm keten helva!

 

AH HAMİT AĞABEY AH!

Ah Hamit Ağabey ah! Ben sana hep demedim mi “Biz seni seviyoruz, bu sana yetmiyor mu?

ZOKEV (Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı) güzel bir kadirbilirlik örneği vererek, Cumhuriyet Haftası Etkinlikleri kapsamında düzenlediği bir programla seni andı. ZOKEV yöneticisi dostlarımı bu duyarlılıkları için kutluyorum.

Aynı gün, Çaycuma’dan Halk TV’nin yaptığı Çaycuma programında adını bile anmadılar. Serhan Asker’e kitapların verilmemiş olmalı ki Çaycuma’yla ilgisi olmayan kişiler ve kitapları tanıtılırken senden bir cümle bile edilmedi! Kitapların da tanıtılmadı. Bu duyarsızlığa ben şaşırdım mı? Hayır! Keşke yaşıyor olsaydın da içimden geçenleri sana doğrudan söyleyebilseydim.

Ah Hamit Ağabey ah! Benimkisi de hezeyan işte! Cenazende olmayanlar, başka zaman niye seni düşünsün ki?

 

AVUKAT PARALARINI KİM ÖDÜYOR?

Hem belediye hem de bizatihi belediye başkanının muhatap olduğu, kimi kez müşteki, kimi kez sanık olarak katıldığı birçok dava görülüyor. -Benim bildiğim- üçüncüsü değişen belediye avukatları davaları takip ediyor.

Merakım şu; gerek kurumsal, gerek doğrudan başkanın müdahil olduğu davaların avukatlık ücretlerini kim ödüyor?

a-Belediye?

b-Başkanın kendisi?

c-Kurum çalışanları?

“Bu da ne demek hoca?” demeyin. Beni sittin senedir tanırsınız. Altını dolduramayacağım ve bilgi içermeyen tevatürleri hiçbir zaman yazmam. Hatta elimde yirmi net anekdot varsa ben bunlardan ikisini kullanır, gerisini bireysel belgeliğimde tutarım.

Üstte sorduğum soruyu yineliyorum; bu yargılamalarda avukatlık giderleri nasıl karşılanıyor?

 

NİLGÜN ÇELİK

On beş yıl birlikte tiyatro yaptığım, ÇASAT’ın (Çaycuma Sanat Tiyatrosu) en yetenekli oyuncusu ve yönetmeni olan Nilgün Hanım, enerjisi, ürettikleri, kişiliği ve karakteriyle gurur duyduğum bir arkadaşımdır. Eğitimcilik yaşamı boyunca iki yüzün üzerinde ödül ve taltif alan Nilgün Öğretmen, emekli olduktan sonra da dur durak bilmeksizin bu topraklar için ter akıtan çok önemli bir değerimizdir.

Önümüzdeki dönem “Çaycuma Belediye Başkanı” adaylarımdan ikincisi Nilgün Çelik’tir. Birinci adayımın bizzat kendisine Kavlangaların Altında adayım olduğunu söylediğim için burada yinelemeyeceğim.

Nilgün Çelik’in enerjisi ve çalışkanlığına, toplumsal ve insani duyarlılığına zaten yaklaşabilecek bir üçüncü aday yok! Mevcut belediye başkanını üçüncü kez aday göstermek gibi bir yanlışlığı yapma lüksü olmayan CHP’nin bu seçenekleri değerlendirmesini dilerim.

Bu arada ÇASAT’ın eski oyuncuları ve değerli yoldaşım Nilgün Hanıma buradan bir kez daha sesleniyorum; koşullar oluştuğunda harika bir oyunla ÇASAT’ın jübilesini yapalım. Sağlam bir oyun üzerinde notlarımı almaya başladığımı söyleyeyim. O finali oynamadan bireysel tarihimizi bitirmeyelim! ÇASAT, bir döneme damgasını vuran emek abidemizdir! ÇASAT Oyuncuları bu finali çoktan hak ettiler bile!

Bu arada, başkan adaylığı önerimi iyice düşün derim!

 

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *